Evler example sentences

Related (9): houses, homes, dwellings, residences, abodes, properties, domiciles, lodgings, habitation.

"Evler" Example Sentences

1. Bizim evler oldukça büyük.
2. Bu semtteki evler çok eski.
3. Benim evlerimin kapıları turuncu.
4. Sokaktaki tüm evler beyaz boyalı.
5. Ülkemizdeki evler genellikle betondan yapılmıştır.
6. Doğa yoluyla evlerdeki zehirli maddelerden kurtulmak mümkündür.
7. Bu bölgedeki evlerin tamamı şık tasarımıyla öne çıkıyor.
8. Dün gece apartmanlarımızın yanındaki evler yandı.
9. Annesiyle babası ayrıldıktan sonra, kız arkadaşı evlerine taşındı.
10. Etraftaki evlerin çoğu hiçbir işaretçiye sahip değil.
11. Senin evlerin dış cepheleri kahverengi, doğru mu?
12. Yeni evlerimizde bahçede bir çocuk oyun alanı var.
13. Duvardaki boyalar kırmızı, evlerimizin tamamında aynı renk.
14. Üniversite öğrencileri evlerini paylaşarak kira giderlerini azaltabilirler.
15. Annemin evlerinin önünde bahçede bir kuyu var.
16. Evlerimizin arasındaki mesafe oldukça uzak.
17. Bu bölgedeki evlerin hepsi lüks ve modern tasarıma sahip.
18. Sokağımızda yıkık dökük evler vardı, şimdi hepsi yenilendi.
19. Senin evlerinin içinde hangi renk mobilyalar var?
20. Evlerimizin yanındaki ormanda kahverengi ayılar görüyoruz bazen.
21. Evinizin ana giriş kapısındaki numara kaç, hatırlıyor musunuz?
22. Bu bölgedeki evler için bir güvenlik kamerası sistemi arıyorum.
23. Yeni evimizde elektrikli soba yerine doğal gazlı ocak tercih ettik.
24. Havalar soğudu, evlerimizde kaloriferleri açtık.
25. Bu semtteki evler şehir merkezine oldukça yakın.
26. Evinizi kiralamak istiyorum, evlerin tamamını gezdikten sonra tekrar arayacağım.
27. Piknik alanı olarak kullanılabilecek evleriniz var mı?
28. Evinizin banyosunda nerede tuvalet kağıdı bulabilirim?
29. Her evin önünde bir ya da iki araba park etmişti.
30. Mahallemizdeki evlerin çatılarına güneş enerjisi panelleri takılıyor.

Common Phases

1. Evler çok güzel görünüyor;
2. Bu sokaktaki evler hep birbirine benziyor;
3. Evlerin dekorasyonu çok şık;
4. Bu mahalledeki evler genellikle bahçeli;
5. Evlerin çatısı çok sağlam yapılmış;
6. Arkadaşımın evleri hep çok temiz ve düzenli;
7. Evlerin fiyatları son zamanlarda yükseldi;
8. Çok sayıda evler satılık;
9. Evlerin bahçelerinde güzel ağaçlar var;
10. Geceleri mahalledeki evlerin pencerelerinden ışık yansıyor.

Recently Searched

  › Evler [ˈrevələr]
  › Snapped
  › Sridhara
  › Rectifiable
  › Zabalit
  › Trickling
  › Resalable
  › Caravanner
  › Palfreys
  › Dilatory
  › Compositing
  › Grillagefr
  › Galosh
  › Soapings [sōp]
  › Loafing
  › Retarfted
  › Snufflers
  › Tepidly
  › Allegory
  › Cronyology

A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W X Y Z